Ey Süreyya, kervanım zumum ile
Varmış hakkın dergâhı izzetine
Af dilenmiş, boynunu büke büke
Bir muradı varmış Hakkın nezninde.
Maâsiyeti, setr eden Hüdâ ise
Setr eyle mağfiret-i şân ile,
Nâsî, günahkâr zatım ile
El açtım ya Rab, El-Gafûr ismine.
Açıklama:
Zum: Yorgunluk, bitkinlik, halsizlik.
Dergâh: Tasavvufta; Allah’a yakın olma, manevi eğitim ve zikir yeri,
mürşidin (manevi rehberin) evidir.
Nezn: Yakınlık, ilgi, himaye anlamında; burada “Hakkın nezninde”
ifadesi, Allah’ın yanında, huzurunda demek.
Maâsi: Günahlar, suçlar
Setr etmek: Gizlemek, örtmek, özellikle günahları örtmek anlamında
kullanılır.
Hüdâ: Allah, yaratan.
Mağfiret-i şân: Yüce bağışlama, Allah’ın büyük merhameti ve affı.
Nâsî: Unutkan, bazen “geç kalan” anlamı da vardır.
Zat: Varlık, kişi, öz.
el-Gafûr: Allah’ın 99 isminden biri, “çok bağışlayan” anlamında.
