İsmini duyduğunuzda bile tüylerinizin ürpermesine sebep olabilecek kişiler: Seri katiller. Dünyanın her yerinde onlara rastlamanız mümkün. Aklınıza hayalinize gelmeyecek şekilde kurbanlarını öldürebilme potansiyeline sahipler. Onları seri katil olmaya sevk eden ne peki? Hâlâ tam olarak bu sorunun sevabı bulunamamış olsa da bu yazıda gelin hep beraber seri katillere yakından bir göz atalım.
SERİ KATİL KİMDİR?
Seri katil, 30 günden daha uzun bir zaman diliminde ve arada bekleme dönemleri de olacak şekilde 3 veya daha fazla kişiyi öldüren kişidir.[1] İşlenen seri cinayetlerde mutlaka ortak bir nokta olmaktadır. Mesela öldürülen kişilerin ırkı, cinsiyeti, kullanılan cinayet aracı, maktulün üzerine bırakılan bazı semboller -ki bu katilin imzası niteliğindedir- gibi.
‘‘Hiçbir sağlıklı beyin, bir katilin beyni gibi çalışamaz, onun ruhundaki girdapları, öldürmeden önce ve sonrasındaki duygularını anlayamaz, hele bir seri katilin neden hiç tanımadığı birini, hatta ikisini, üçünü, üç yüzünü öldürdüğünü hayal bile edemez.’’[2]
Yani hiçbir zaman tam manasıyla onları çözümleyemeyecek olsak da araştırmalar neticesinde seri katillerle ilgili bazı genellemeler yapılmıştır. Şimdi bunların bir kısmına göz atarak zihnimizde seri katillere yönelik bir profil oluşturmaya çalışalım.
Seri katillerin çoğunun geçmişinde, kendilerine kötü davranan ve kendilerini istismar eden aile öyküsü, ihmal edilmiş bir çocukluk, kusurlu bir ahlak sistemi, ciddi derecede özgüven yoksunluğu, hayata ve topluma karşı tümden yanlış bir bakış açısı bulunmaktadır.[3]
Seri katillerin, çocukluk çağlarında, %50’sinin psikolojik, %36’sının fiziksel, %26’sının ise cinsel istismara maruz kaldıkları saptanmıştır.[4] Aslında bakıldığında bu noktada ebeveynlere çok fazla sorumluluk düşmektedir. Ebeveynlerin bazı hataları, çocuklarda ileriye yönelik geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabilmektedir. Psikolojik, fiziksel, cinsel istismara maruz kalmak, sonu seri katilliğe bile gidebilen bir süreçtir.
Ayrıca istatistiklere göre, çoğu seri katilin çocukluk çağında şu üç karakteristik davranışa rastlanılır: Hayvanlara zulüm, ateşe duyulan ilgi ve altını ıslatma. Buna McDonald Üçlemesi denmektedir. Bir başka çalışmada ise seri katillerin IQ’sunun genel olarak yüksek olduğu tespit edilmiştir. Mesela bir seri katil olan Harvey Glatman’ın IQ’su 130 olarak bulunmuştur.[5]
SERİ KATİLLERİN PSİKOPATOLOJİLERİ
Peki sizce bu davranışın altında başka ne gibi psikopatolojik mekanizmalar yer alıyor olabilir? Yapılan araştırmalara göre seri katillerde görülen bazı psikopatolojiler şunlardır:
- Şizofreni
- Çoklu Kişilik Bozukluğu
- Antisosyal Kişilik Bozukluğu
- Anksiyete Bozukluğu
- Bipolar Duygulanım Bozukluğu
- Borderline Kişilik Bozukluğu
- Delüzyonel Bozukluk
- Depresyon
- Obsesif Kompulsif Davranış ve Düşünce bozukluğu
- Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu
- Panik Bozukluk
- Pedofili
- Psikotik Bozukluk
- Cinsel sadizm
Seri katillerde bu psikopatolojilerden en az birisi bulunmakla birlikte birkaçı birlikte de bulunabilmektedir.
TÜRKİYE’DEN BAZI SERİ KATİL ÖRNEKLERİ
Türkiye’nin kriminoloji tarihindeki en tehlikeli sanıklarından birisi, ‘‘tornavidalı katil’’ olarak bilinen Yavuz Yapıcıoğlu’dur. Cinayetleri işlerken tornavida kullandığı için tornavidalı katil diye anılmıştır.
İlk olarak kendisine “Günaydın” dediği için aynı mahalleden komşusu olan bir kızı, onun nişanlısını ve üç arkadaşını, ardından da kaçarken durdurduğu bir aracın şoförünü öldürmüştür. Daha sonra kendi anneannesinin canına kıymıştır. Ankara otogarında simit parası istediği bir kişi ona para vermeyi reddedince tenha bir köşeye kadar onu takip edip sonra da öldürmüştür. O esnada bu olaya şahit olan biri daha canından olmuştur. Belçikalı bir turiste dondurma ısmarlama isteği reddedilince o anki sinirle onu da öldürmüştür. Pertevniyal Lisesi’nin önünde tartışan bir hademe ile kız öğrenciye saldırıp hademeyi öldürmüş, kız öğrenci ise kurtulmayı başarmıştır. Kısaca bu kişinin Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kayıtlarına göre 18, bazı kaynaklarda 40, bazı kaynaklarda ise 43 kişinin ölümünden sorumlu olduğu iddia edilmiştir.[6]
Daha yakın bir dönemde ismini sıkça duyduğumuz bir başka isim de Atalay Filiz’dir. Ankara’da 2013 yılında arkadaşı Göktuğ Demirarslan ve sevgilisi Elena Radchikova’yı, İstanbul’da ise Mayıs 2016’da öğretmen Fatma Kayıkçı’yı öldürmüştür. Kayıkçı’yı öldürdükten sonra kaçan Filiz, aynı yılın Haziran ayında yakalanmasının ardından tutuklanmış, katile üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiştir.[7]
SON SÖZ
Bu yazımızda seri katilleri biraz yakından tanımaya, onların psikolojisini değerlendirmeye çalıştık. “Bu acı haberlere sebep olabilecek bir insanın davranışlarının arkasında ne yatıyor olabilir?” sorusunun kısaca cevaplarına göz atarak seri katiller hakkındaki bazı genellemeler üzerinde durduk. Seri katillerden bahsediyor oluşumuz elbette onları meşrulaştırmak için değil, bu konu üzerinde bir farkındalık oluşturmak içindir. Bizim bilmemiz gereken bir hakikat vardır ki o da “Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibi olur.”[8]
[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Seri_katil
[2] Prof. Dr. Sevil Atasoy, Kusursuz Cinayet Yoktur, Doğan Yayıncılık
[3] https://tabutmag.com/seri-katillerin-psikolojisi/
[4] https://www.onurokandemirci.com/seri-katillerin-karakter-analizi/#:~:text=Son%20y%C4%B1llarda%20yap%C4%B1lan%20ara%C5%9Ft%C4%B1rmalar%20seri,odakl%C4%B1%20seri%20katiller%20olarak%20s%C4%B1n%C4%B1fland%C4%B1rmaktad%C4%B1r
[5] Atasoy, Kusursuz Cinayet Yoktur
[6] https://hukukbook.com/yavuz-yapicioglu-tornavidali-katil/
[7] https://www.diken.com.tr/seri-katil-atalay-filize-bir-ceza-daha/
[8] Maide Suresi 32
