Hüma Dergisi Bülten Kaydı

İlham veren içerikler, eğitimden kültüre, İslami ilimlerden psikolojiye, tarihten edebiyata kadar pek çok alanda keyifli bir yolculuk için doğru adrestesiniz. Yeni ve zengin içeriklerimizden haberdar olmak, özel bültenlerimize erişmek ve güncellemelerden anında haberdar olmak için ailemize katılın! E-posta bültenimize kaydolarak en son içeriklerimizi kaçırmayın. Hemen kaydolun, Hüma Dergisi'nin ayrıcalıklı okuyucu ailesine katılın!

Menü

Salı, Ocak 7, 2025

Kıyamet Aşısı

Paylaş

Eser: Kıyamet Aşısı

Yazar: Sezai Karakoç

Yayınevi: Diriliş Yayınları

“Gel gel ki beklenmektesin. 21. yüzyılın beklediği kimse değil, sensin. Geri gelmen çetin olacaktır belki. Ama gelmek zorundasın. Gelecek zaman sana gebedir, sen de ona gebesin. Doğum sancısına katlanmayı göze alamayan ana, hiçbir zaman doğuramayacaktır. Sen her türlü doğum sancısına katlanacak güçtesin.”

Üstad Sezai Karakoç “Kıyamet Aşısı” eserindeki bu söylemiyle savaş kazanlarının kaynadığı, medeniyetin sarsıldığı bu çağda adeta ümmete ve biz gençlere Necip Fazıl’ın şu mısralarıyla sesleniyor: “Sen bir devsin. Yükü ağırdır devin! Kalk ayağa dimdik doğrul ve sevin!” Çünkü sizsiniz barışı getirecek olan. Esenliğin kaynağı sizsiniz. Selahaddin’i beklemeyin. Selahaddin olun diyor sanki.

Bize gerekli olanın bir yanımızda vakar, bir yanımızda alçakgönüllülük, bir yanımızda İslâm ile bir utanç dengesi kurmamız olduğunu öğütlüyor. Öyle ki tövbenin, aşkın ve sevginin başlangıcı utanç değil miydi? Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), “Utanmıyorsan dilediğini yap!” diye buyurmamış mıydı?

Öyleyse önce bir utanç gerekti bizlere. Soylu bir utanç. Çağları açıp çağları kapayanın mirasçıları olarak gaflete düştüğümüz her andan duymamız gereken utanç. Her bir lahzada mutlak bir İlah tarafından gözlendiğine inanmak ve bu bilinçle yaşama çabası edinmek. Bu bilinçle duymak ve duyurmak diriliş muştusunu.

Bu yegâne kaynağın sizin içinde bir şifa vesilesi olması duasıyla.

İlginizi Çekebilir

İlginizi Çekebilir