EL-VEHHÂB
Sözlük anlamı: Karşılık beklemeden bol bol veren, her türlü nimeti devamlı bağışlayandır.
İnsanların iyilik ve mutluluğa ulaşmalarının bunları hak etmeleriyle ilgisi yoktur. Ancak Allah Teâlâ’nın el-Vehhâb isminin tezahürü neticesinde ilâhî lütuf ve ihsan ile kullar nimetlere ulaştırılırlar. Allah Teâlâ’nın ikram ettiği nimetleri sadece O’nun rızası uğruna sarf etmeleri sayesinde kullar, el-Vehhâb isminden nasiplenerek en büyük nimet olan Allah rızasını ümit ederler. Ayrıca kullar her şeyi karşılıksız bir hibe olarak bağışlayan yaratıcıya şükür ve minnettarlık ifadesi olarak ibadet ederken, gereğince teşekkür edememenin mahcubiyeti içerisinde cennet ile şereflenme konusunda da Allah Teâlâ’nın el-Vehhâb isminin tecellisini umarlar.
Dua: Ya Vehhâb! Yokluğa sırf yok olduğu için varlık bahşedersin, nankörlerin bile rızkını kesmez inkâr edenlere bile nefes verirsin. Varlığım Senin lütfundur, Senin ihsanındır, aciz varlığıma lütfunu, ihsanını daim eyle. “Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi saptırma! Bize katından bir rahmet bahşet! Çünkü yalnızca Sen, karşılıksız veren Vehhâb’sın!” (Âl-i İmrân Suresi 8)
EL-MUNTAKÎM
Sözlük anlamı: Suçluları adaletiyle hak ettikleri cezaya çarptıran, kişiye yaptığının acısını tattırandır.
Allah Teâlâ’nın “Muntakîm” oluşu bazı özellikler çerçevesinde gerçekleşir. Rabbimiz ceza veya intikamdan önce kullarını çeşitli yollarla uyarır ve doğruyu bulmaları için zaman tanır, iman etmiş mümin kullarından intikam almaz. Ayrıca Allah Teâlâ’nın intikamı kendisi için değil, zulme uğrayan Müslüman dostlarının hakkı içindir. Nitekim Allah Teâlâ’nın el-Muntakîm oluşunda nefsî arzusu veya psikolojik bir tatmin durumu bulunmaz. Çünkü O’nun cezalandırmasındaki maksat insanları ıslah etmek, sosyal düzeni sağlamak ve adaletin tesisidir.
Dua: Ya Muntakîm! Sen ki isyana ve inkâra pek şiddetli karşılık verirsin, intikamın haktır Senin. Sen ki mazlumların âhını işitir, ezilenlerin hâlini görürsün, cehennemin haktır Senin. Sen ki dilediğine rahmet eyler, dilediğine azab edersin, adaletin haktır Senin. Nefsimi isyandan uzak tut, nefsimin eline bırakma beni, kalbimi nisyandan uzak tut, en güzel hâle kalbeyle kalbimi. Zalimden ve zulümden uzak tut, adaletine razı eyle beni. Rahmetini ver, gazabından uzak tut, lütfuna muhatap eyle beni.