EL-AZİZ
Sözlük anlamı: Şeref ve onur sahibi, mağlup edilmeyen ve mağlup edilmesi mümkün olmayan; daima galip gelen sonsuz izzet sahibi.
“el-Aziz” İsm-i Şerifinin terim anlamı ise hakikî üstünlük sahibi, mutlak suretle mağlup edilme olasılığı olmayan, sonsuz izzet, azamet, şeref ve onur sahibi demektir. Bu isim aynı zamanda “hükmünde her daim mutlak galibiyeti barındıran” anlamını taşımaktadır.
Esmaü’l Hüsna’dan biri olan “el-Aziz” üç farklı mana ile tanımlanmaktadır: – Allah’ın izzet sahibi ve yüceler yücesi olması, – Allah’ın her zaman galip olması, mağlup olmaması, – Yarattıklarının O’nun emrine itaat etmesi.
Dua: Ya Aziz! İzzet Senindir. Sen dilersen kimse zillete düşmez. Sen vermezsen kimsede izzet kalmaz. Kalbim yalnız Sana kanar, yakınlığın ile aziz eyle kalbimi… Ruhum yalnız Seni arar, huzurunla aziz eyle ruhumu… Hâlim yalnız Sana aşikâr, karanlıklardan aydınlığa Sen çıkar beni…
EL-MÜTEKEBBİR
Sözlük anlamı: Kelime anlamı “büyük” olan “kebir” kelimesiyle aynı kökten gelmektedir. “Mütekebbir” ise “varlığından daha büyük hiçbir varlık bulunmayan” demektir. “el-Mütekebbir” İsm-i Şerifi, en büyük ve en ulu vasfının ancak Allah Teâlâ’ya layık olduğuna işaret eden bir isimdir. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de pek çok ayette kendini vasıflandırırken bu ismi kullanmış, bu isimle müsemma olarak büyüklük ve ululuk sahibinin ancak kendisi olabileceğini bizlere göstermiştir.
Dua: Ya Mütekebbir! Ben acizim, Sen Kadir’sin. Ben muhtacım, Sen ihtiyaç giderensin. Ben sağırım, işiten Sensin; ben körüm, gören Sensin; ben dilsizim, konuşan Sensin; ben yokum, var eden Sensin… Ben her hâlimle Sana ve Senin büyüklüğüne muhtacım. Beni kapından uzaklaştırma…