İnsan özü itibariyle yeryüzündeki en şerefli mahlûktur fakat bir o kadar da zayıf bir varlıktır. Ana rahmine düştüğü andan itibaren yaşamak için beslenmek zorundadır.
İnsan rahimde büyüyüp gelişmesini tamamladıktan sonra doğum ile dünya âlemine gelir. Artık o bir bebektir, doğumu yapan da bir anne olmuştur. Doğumla, asla değişmeyecek bir bağ; rahim bağı oluşur. Peki, bebeğin, yani küçük insanın dünyadaki ilk besini nedir? O bebeği yetişkin yapan, ona kemik kas olan şey nedir? Evet, anne sütü.
Anne sütü mucizevi bir olay olan doğumun ardından anneden doğal olarak gelir ve bir nevi hormonların senfonisiyle oluşur. Bebekler de doğduklarında emme refleksine sahiptir, hatta gözleri görmediği ve etrafı duyamadığı hâlde ağzıyla memeyi arar. Bu, Allah Teâlâ’nın insan yavrusundaki kodlara yerleştirdiği bir şeydir. Annede doğum sinyalleriyle vücudun gerekli yerlerine talimat gider ve süt çoktan oluşmaya başlar. Bebek ise annenin kucağına geldiğinde sakinleşir, emmeye çalışır. Emzirme hem anne hem de bebek için tam bir tatmin noktasıdır. Bebek anneyi emerken annesinin kokusunu da aldığı için rahatlar.
Anne sütü arz talep ilişkisiyle üretilir, bebek emdikçe annede süt oluşur. O yüzden sütü gelmeyen annelere bebeğin emmesi ve sütün sağılması tavsiye edilir.
Süt, içinde tam da bebeğin ihtiyacı olan gıdaları içerir. İlk doğduğu zamanda sarı ve yoğun kıvamlı gelen süte “kolostrum” denir ve bebeğin sağlığı için çok önemlidir, halk arasında ağızlık olarak bilinen bu sıvı sanıldığı gibi “kirli süt” ya da “hasta süt” değildir. Onun bebeğe verilmesi ve kesinlikle atılmaması gerekir. Doğumdan sonraki ilk haftada gelen yoğun süt yerini daha beyaz ve sıvı bir süte bırakır. Bebeğin büyümesine bağlı olarak sütün içeriği sürekli güncellenir. Ayrıca anne sütü bebek için sindirimi kolay besinler ve bağışıklığı destekleyici mikroorganizmalar içerir.
Bebeğin en az 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesi, bu süreçte dışarıdan su dâhil hiçbir şey tüketmemesi gerekir. Ek gıda döneminde yine ilk besin anne sütüdür, diğer gıdalar ise bebeğin tatması ve anne sütüne ek besin olması için verilir.
Anne sütü en hijyenik ve en güvenli gıdadır. Deprem gibi doğal afetlerde dahi bebeğin en iyi besini anne sütüdür. Ayrıca hastalık dönemlerinde de bebeğin iyileşmesini hızlandıran gıdadır o. Bu sebeple, bebekte enfeksiyon ateş gibi hastalık olduğunda daha sık emzirmek gerekir.
Görüldüğü üzere anne sütüne denk bir gıda bulunmamaktadır. Bilhassa hazır bebek mamaları konusunda müteyakkız olmak gerekir. Piyasaya sürülen bebek mamalarının asıl ismi “bebek formülası”dır, çünkü bazı besin maddelerinin belli bir formülde hazırlanmasıyla elde edilir. Formüller anne sütünün kesinlikle muadili değildir ve sadece formüla ile beslenen çocuklar anne sütüyle beslenenlere göre hastalığa daha yatkındır. Bundan dolayı -özel bir gerekçe olmadıkça- bebeklere sadece anne sütü vermek gerekir. Eğer annenin sütü yeterli gelmiyorsa ya da bebek yeterli alamıyorsa bunun birçok sebebi olabilir ancak çözümleri bulunmaktadır. Örneğin bebeği memeye yanlış tutmak emmeyi engelleyebilir, doğru pozisyonlar öğretildiğinde bebek emebilecektir.
Yahut anne yeterli sıvı tüketmiyorsa süt azalabilir, günlük sıvı tüketimi bu açıdan çok mühimdir. Ebe ve hemşire gibi sağlık çalışanları annelere emzirme danışmanlığı vermektedir. Anneler emzirme konusunda kararlı olup bu hususta destek alabilirler.
Tüm gayretlere rağmen yeterli süt gelmediyse “sütanneliği” düşünülebilir. Hakikaten anne sütü insanda öyle etkili bir gıdadır ki bebek annesinden başka bir kadından emdiğinde o kadının süt çocuğu olmuş olur ve tıpkı diğer evlatları gibi ailesinin bir ferdi sayılır, hatta süt bağıyla ilgili Nisa Suresi’nde bir ayet ve fıkıh kitaplarında çeşitli mevzular yer almaktadır. (Nisa Suresi, 23. ayet) Toplumumuzda sütanneliği azalmış olsa da esasen -fıkhına dikkat edildiği takdirde- sütle beslenemeyen çocuklar için çok kıymetli bir müessesedir.
İşte… Anne sütü, Allah’ın insanoğluna verdiği hayretengiz rızık. Yeryüzüne halife olan insanın mutena besini. Âdem babamız ve Havva anamızdan beri hepimizin ortak gıdası.
Yeri hep korunacak olan bu gıdaya hak ettiği kıymeti vermek ve sağlıklı Müslüman evlatlar yetiştirmek temennisiyle…