Taliban yönetimi altındaki Afganistan’da, kadınların ve kız çocuklarının durumu, eğitime ve istihdama erişim dahil, özgürlüklerini kısıtlayan 100’den fazla fermanla kötüleşiyor. Afgan kadınları arasındaki ruh sağlığı endişeleri, karşılaştıkları ağır baskılar nedeniyle krize dönüşüyor.
Birleşmiş Milletler, kadınların içinde bulundukları kötü durumun ele alınması için acil küresel bir eylem ihtiyacını açıkladı. Kadının Statüsü Komisyonu’nu Başkanlığında Suudi Arabistan’ın, Afgan kadın ve kız çocuklarının temel haklarını yeniden kazanmalarını sağlamak üzere, Taliban’a toplumsal cinsiyet politikalarını tersine çevirmesi için baskı yapma ve bölgedeki nüfuzunu kullanma potansiyeli vurgulandı.
Taliban’la yapılan çok sayıda diplomatik görüşmeye rağmen kadınların özgürlüklerini kısıtlayan hiçbir fermanın iptal edilmemiş olması, koşulsuz diyaloğun etkisizliğini ortaya koymaktadır. Uluslararası aktörlerin diyaloğu sürdürdüğü ancak kadın haklarının müzakere edilemez olduğu konusunda ısrarcı olduğu, değişim için diplomatik, ekonomik ve insani kaldıraç kullandığı “ilkeli angajmana” geçiş gereklidir. Çoğunluğu Müslüman olan ülkeler, özellikle de Suudi Arabistan, Taliban’ın İslam’ı yanlış temsil etmesine karşı çıkmak ve Afganistan’da kadın haklarının yeniden tesis edilmesi çabalarına öncülük etmek konusunda sorumluluğa sahiptir.
Taliban’a karşı hukuki girişimler hız kazanmakta olup, Kanada ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu bazı ülkeler, rejimi uluslararası hukuk kapsamında kadın haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle yargılamaya çalışmaktadır. Toplumsal cinsiyet ayrımcılığının Roma Statüsü kapsamında insanlığa karşı işlenen bir suç olarak tanınması için de çabalar devam etmektedir. Uzun vadeli siyasi ve hukuki tedbirler elzem olmakla birlikte, acil ve uygulanabilir destekler hayati önem taşımaktadır. Afgan kız çocuklarına yönelik burslar ve eğitim programları ile ekonomik güçlendirme girişimleri, Afgan kadınlarına temsiliyetlerini geri kazanma fırsatları sağlayabilir. Özellikle küresel düzeyde ortak bir duruş sergilenmesi, Taliban’ı reform yapmaya ya da sonuçlarına katlanmaya zorlayabilir ve nihayetinde Afganistan için daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir geleceği teşvik edebilir.
(PassBlue, Habiba Sarabi, Fawzia Koofi ve Farkhondeh Akbari, 11 Mart 2025 tarihli yazıdan yararlanılmıştır.)